Püf Noktası
Yemenci kim? Neden Yemenci? Hasan ÇOLAK, İsmail oğlu olup 12 yıl askerlik yapmış ve bunun 7 yılını “Burası Huş’tur yolu yokuştur, Giden gelmiyor, acep ne iştir “ diye dillere destan olmuş YEMEN´ de tamamlamış ve memleketine sağ olarak dönmüştür. 40 yaşında evlenmiş, ilk çocuğu ise 60 yaşından sonra olmuştur. 1962 yıllarında vefat etmiştir. (Allah rahmet etsin.) F.T.)
Köyün Kaymakamı Kim? Köyden Ömer oğlu Fuat ORAL zamanı gelmiş ve vatan borcu diyerek askere gitmiş. Kimse askerlikte devamlı kalıcı değil ya, bu da askerliğini bitirerek köye dönmüş. Askerden terhis olanlar gelirken kendilerine güzel bir takım elbise alırlar, biraz da askerin karavanasını yedikçe kilo almış olurlar. Bu asker efendi de biraz kilo almış ve güzel bir takım elbise giyerek köye gelmiş. Tabii köylüler iş zamanı olduğu için tarlalara çalışmaya gitmişler. Fuat ORAL´ da köy meydanında, millet işten gelsin diye ve zaman geçirmek için beklemektedir. Babası Ömer Efendi uzaktan köy meydanında takım elbiseli ve yakışıklı birisini görünce: "Köye herhalde kaymakam gelmiş" demiş. Tabii köy meydanına gelip yakından görünce bir de bakmış ki oğlu Fuat ORAL. İşte bu Fuat ORAL o günden bu güne köyümüzün kaymakamıdır. Kime sorsanız hemen gösterirler.
Ağa olunur, ama yarım ağa nasıl olunur? Hacı Osman SAKIZ´ın oğlu İbrahim SAKIZ inşaatlarda çalışmaya gitmiş. Tabii bir kaç kuruş para kazanmış. Köye dönerken elbette gittiği elbise ile dönecek değil ya! Kendisine bir elbise almış ve köye dönmüş. Babası Hacı Osman oğlunu karşısında böyle görünce "Oğlum yarım ağa olmuşsun" demiş ve odadan çıkarak ayakkabılarına bakmış. Tekrar odaya gelerek "Oğlum tam ağa olmuşsun ama bir defa ağzımdan yarım ağa çıktı " demiş. İbrahim SAKIZ o günden bugüne köyümüzde yarım ağa olarak bilinir. İnşallah tam ağa da olur.
Ayni köyde evleri 100 metre olduğu halde misafir kalan kim? Kızılca köyünden Hasan ÇOLAK´ ın (Azap Hasan) evine başka köylerden misafir gelmiş. Ayni misafirleri tanıyan ve bunlarla beraber samimiyeti olan ayni köyden birisi daha bu eve misafir olmuş. Ev sahibinin ilgi ve alakası ile birlikte o ortamın samimiyeti ile zaman çok ilerlemiş. Nice zaman sonra bizim köylünün aklına evine gitmek gelmiş. Eve gitmek için izin istemiş fakat ev sahibi Hasan ÇOLAK "Zaten sabah olmuş gitme burada kal" demiş. Ve misafir olarak O´da kalmış. O gün cuma namazından çıkışta caminin önünde kalabalığa hitaben Hasan ÇOLAK "Bu akşam bizim köyden kimi misafir ettim komşular biliyor musunuz?" diyerek bu satırları yazanın babası Sadık TUZCU´yu göstermiş.
Arabayı ürkütmeye çalışan ve topal kalan kim? Hacı Osman SAKIZ askerde trafik kazası geçirmiş, geçirmiş ama köyden bir mukallit, hakkında şöyle bir yalan uydurmuş ve kendisini kızdırırmış. "Arabayı ürkütmek için önüne fırlamış ve araba çarparak topal kalmıştır." (Allah rahmet etsin.) (F.T.)
Köyde polis yok mu diyorsunuz? Bizim köyden bir insanımız Çorum Devlet Hastanesinde yatarak tedavi oluyormuş. Bu hastayı ziyaret için beş altı kişilik bir gurup ziyaretine gitmiş. Gittikleri saat ziyaret saati olmadığı için bir türlü hastaneye giremiyorlarmış. O zamanları kapıda polis görevli olduğundan polisi geçememişler. Birisinin aklına hemen bir fikir geliyor ve polise yaklaşarak ”hemşerim ben de ayni meslektenim. Eğer imkanı varsa görüşebilirmiyiz? ” diyor. Bunun üzerine polis müsaade ediyor ve hastayı ziyaret ediyorlar. Bu olaydan sonra memlekette polis olarak anılmaktadır. Köyümüzün tek polisidir.
Köyün Kaymakamı Kim? Köyden Ömer oğlu Fuat ORAL zamanı gelmiş ve vatan borcu diyerek askere gitmiş. Kimse askerlikte devamlı kalıcı değil ya, bu da askerliğini bitirerek köye dönmüş. Askerden terhis olanlar gelirken kendilerine güzel bir takım elbise alırlar, biraz da askerin karavanasını yedikçe kilo almış olurlar. Bu asker efendi de biraz kilo almış ve güzel bir takım elbise giyerek köye gelmiş. Tabii köylüler iş zamanı olduğu için tarlalara çalışmaya gitmişler. Fuat ORAL´ da köy meydanında, millet işten gelsin diye ve zaman geçirmek için beklemektedir. Babası Ömer Efendi uzaktan köy meydanında takım elbiseli ve yakışıklı birisini görünce: "Köye herhalde kaymakam gelmiş" demiş. Tabii köy meydanına gelip yakından görünce bir de bakmış ki oğlu Fuat ORAL. İşte bu Fuat ORAL o günden bu güne köyümüzün kaymakamıdır. Kime sorsanız hemen gösterirler.
Ağa olunur, ama yarım ağa nasıl olunur? Hacı Osman SAKIZ´ın oğlu İbrahim SAKIZ inşaatlarda çalışmaya gitmiş. Tabii bir kaç kuruş para kazanmış. Köye dönerken elbette gittiği elbise ile dönecek değil ya! Kendisine bir elbise almış ve köye dönmüş. Babası Hacı Osman oğlunu karşısında böyle görünce "Oğlum yarım ağa olmuşsun" demiş ve odadan çıkarak ayakkabılarına bakmış. Tekrar odaya gelerek "Oğlum tam ağa olmuşsun ama bir defa ağzımdan yarım ağa çıktı " demiş. İbrahim SAKIZ o günden bugüne köyümüzde yarım ağa olarak bilinir. İnşallah tam ağa da olur.
Ayni köyde evleri 100 metre olduğu halde misafir kalan kim? Kızılca köyünden Hasan ÇOLAK´ ın (Azap Hasan) evine başka köylerden misafir gelmiş. Ayni misafirleri tanıyan ve bunlarla beraber samimiyeti olan ayni köyden birisi daha bu eve misafir olmuş. Ev sahibinin ilgi ve alakası ile birlikte o ortamın samimiyeti ile zaman çok ilerlemiş. Nice zaman sonra bizim köylünün aklına evine gitmek gelmiş. Eve gitmek için izin istemiş fakat ev sahibi Hasan ÇOLAK "Zaten sabah olmuş gitme burada kal" demiş. Ve misafir olarak O´da kalmış. O gün cuma namazından çıkışta caminin önünde kalabalığa hitaben Hasan ÇOLAK "Bu akşam bizim köyden kimi misafir ettim komşular biliyor musunuz?" diyerek bu satırları yazanın babası Sadık TUZCU´yu göstermiş.
Arabayı ürkütmeye çalışan ve topal kalan kim? Hacı Osman SAKIZ askerde trafik kazası geçirmiş, geçirmiş ama köyden bir mukallit, hakkında şöyle bir yalan uydurmuş ve kendisini kızdırırmış. "Arabayı ürkütmek için önüne fırlamış ve araba çarparak topal kalmıştır." (Allah rahmet etsin.) (F.T.)
Köyde polis yok mu diyorsunuz? Bizim köyden bir insanımız Çorum Devlet Hastanesinde yatarak tedavi oluyormuş. Bu hastayı ziyaret için beş altı kişilik bir gurup ziyaretine gitmiş. Gittikleri saat ziyaret saati olmadığı için bir türlü hastaneye giremiyorlarmış. O zamanları kapıda polis görevli olduğundan polisi geçememişler. Birisinin aklına hemen bir fikir geliyor ve polise yaklaşarak ”hemşerim ben de ayni meslektenim. Eğer imkanı varsa görüşebilirmiyiz? ” diyor. Bunun üzerine polis müsaade ediyor ve hastayı ziyaret ediyorlar. Bu olaydan sonra memlekette polis olarak anılmaktadır. Köyümüzün tek polisidir.
